Kitap - Sünnet Bütünlüğü
Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), kendisine vahyolunan âyetleri aynen tebliğ etmiş, bunun yanında Kur’an’daki hükümleri tatbik ederek ümmetine yardımcı olmuş, hayata geçirilmesi açıklamaya bağlı hükümleri de izah etmiştir. Hakkında hüküm bulunmayan konularda ise içtihatta bulunmuş, hüküm koymuştur. Yüce Allah (celle celâlühû) «Sana insanlara indirileni açıklayasın diye Kur’an’ı indirdik, belki düşünürler.» (Nahl: 44) buyurmaktadır.
Kuran’ı sünnetten ayrı düşünmek, Kuran’ı anlamamak demektir. Zira sünnet olmadan, Kur’an’daki özlü ve kısa ifadelerle uygulanması istenen emirlerin mahiyeti anlaşılamaz, hayata geçirilemez. Çünkü dinimizin iki temel kaynağı vardır; bunlar da kitap ve sünnettir. Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem): ‘Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız takdirde dalâlete düşmezsiniz. Bunlar Kur’ân-ı Kerim ve benim sünnetimdir’ buyurmuştur.
Kuran’ın sünnetten ayrı düşünülemeyeceğine işâret eden Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:
‘Şunu kesin olarak biliniz ki bana Kur’an ve onun bir misli verilmiştir. Yakında karnı tok, rahat koltuğuna yaslanmış bir halde ‘Şu Kur’an’a sarılınız. Onda helâl olarak ne bulursanız onu helâl kabul ediniz, haram olarak da neyi bulursanız onu haram kabul biliniz’ diyecek bazı kimseler gelecektir. Şüphesiz Allah’ın Resûlünün haram kıldığı da Allah’ın haram kıldığı gibidir.’
Ben bir insanım, size ne emrettiysem Allah’ın (celle celâlühû) emridir. Ben Allah’a asla yalan isnat etmem. Hadîs-i Şerîf
Resûlullah’ın (sallallâhu aleyhi ve sellem) kendisiyle hükmettiği herşey, Kur’an’dan fehmettiği şeylerdir. İmam Şafii
[Seb'ul Mesânî Fâtiha Tefsiri Kitabı - Medine Balcı]